Ermeni Sorunu (Ozet)



 O kadar yazilmis, bosa gitmesin dedim. (uye oldugum bir listeden)
 hem belki Amerikanya'dan bu konuyla ilgili yeni biliyor-muydunuz'lar,
 anilar gelir. Benim edindigim izlenim disaridakiler hala Midnight Express'den
 cekiyorlar.
 
 -iZzeT
 (izzet Pembeci)

 ------------------------------------------------------------------
 
 Yillar once ilk Amerika'ya geldigimde en cok bilgi eksikligi cektigim
 konulardan birisi "Turk-Ermeni iliskileri" idi. Bir anda kendimi fanatik 
 Turk dusmani bir suru Ermeni ve Turkiye hakkindaki bilgisi Midnight Express
 filminden ileri gitmemis olan Amerika'lilarin dusmanca, bilincsiz, alayli
 sorulariyla karsi karsiya buldum. Ozellikle Amerika gibi Turklerin Ermenilere
 gore cok azinlikta oldugu yerlerde, kamu oyu dogal olarak uzun zamandir
 cogunluktan duyduguna inanmis oluyor. Ister istemez, konuyu biraz daha
 derinlemesine ogrendik . Bu konuda daha fazla bilgi edinmek isteyen
 arkadaslara kaynak olabilir fikriyle, benim bildiklerimi/ogrendiklerimi
 -kaynaklar vererek- asagida sizlere aktarmak istiyorum:
 
 - Osmanlilarin idare tarzi: Kontrol altindaki yerlerdeki bolge halklarini
 "semi-autonomy/self government" sistemi ile egitim, din, adalet, sosyal
 guvence, aile/kanun konularinin idaresinde serbest birakmak. Nitekim, birinci
 dunya savasi sonunda halen Osmanli sinirlari icinde olan ve ulusal benligi
 korunmus "millet"ler cogunlukta olduklari yerlerde "self determination"
 yoluyla bagimsizliklarini kazaniyorlar. Ermeni'lerin bolgedeki varliklari
 tarih boyunca Araplar, Mogollar, Pers, Roma, Bizans, Osmanli
 Imparatorluklarinin nufuzlari altinda derebeylik/prenslik otesine gitmemi s
 olup (9), Osmanli sinirlari icinde savas oncesi toplam Ermeni nufusu
 1,056,000 ile 1,595,450 civarinda (2, 6-P230, 8). "Self determination"
 Ermeniler icin soz konusu degil, cunku Ermeni nufusu en cok oldugu
 "vilayetlerde" bile "majority" degil (5, p.183)(1, p.37). Ermeniler teror e
 basvurmayi bagimsizlik icin tek yol olarak goruyorlar (5).
 
 - Osmanli Imparatorlugu birinci dunya savasina Ittifak Devletler yaninda
 girdigi zaman, Rus ordusu dogu Anadolu'ya giriyor. 1915 yilinda bu saldirinin
 ba$ini, (Rus, Ingiliz, ve Fransiz'larin bagimsizlik vaatleri ile
 ayaklandirilip Rus saflarina katilmis ) 150,000 kisilik bir Ermeni gonullu
 ordusu cekiyor. Ayni zamanda doguda 40,000 ile 60,000 kadar Ermeni de
 (bolgedeki yerlesmis Ermenilerden de destek alarak ) bolgedeki Turk ve diger
 muslumanlara karsi bir gerilla savasi baslatip, Rus cephesindeki Turk
 ordusuna da arkadan saldiriyorlar (10,11). 
 
 Bolge halkinin Ermeni katliamindan
 kacabilmek icin orta Anadolu'ya dogru goce calismasi ve bolgedeki
 Turk/musluman halkin Ermeni terorune reaksiyonu neticesi buyuk bir "refugee"
 problemi ve ic savas durumu ortaya cikiyor. Bu durumu onlemek amaci ile
 Osmanli Hukumeti bolgedeki Ermenilerin Suriye, Irak, ve Lubnan'a (Bahsedilen
 zamanda halen Osmanli Imparatorlugu sinirlari icinde) "relocate" edilmesine
 karar veriyor. Ermeni kaybinin buyuk bir kismi bu surgun sirasinda halklar
 arasi catisma, hastalik, ve aclik neticesi yer aliyor. Daha sonra Ermeniler
 Sevr anlasmasi sonucu Fransa'ya verilen guneydogu Anadolu bolgesinde de
 Fransizlarla isbirligi ederek bolge halkini inanilmaz bir vahset ile taciz
 etmege devam ediyorlar. Ayni siralarda Ermeni katliamina maruz Osmanli
 Turkleri ve diger muslumanlar da 2 ile 2.5 milyon arasinda (Osmanli askeri
 kayiplari bu rakama dahil degil) kayip veriyorlar (2).  Sadece Ermenilerin
 cokca bulundugu alti vilayetteki (Bitlis, Erzurum, Sivas, Adana, Maras,
 Halep) olen musluman/Turk sayisi 1,040,376 (2).
 
 - 1915-1923 tarihleri arasi yapilmis yazismalar surgun kararinin politik
 olmayip sadece askeri ve ic guvenlik nedenleriyle verildigini gosteriyor (3).
 Eldeki evraklarin hic birinden "genocide" amacini cikaran bir yorum yapmak
 mumkun degil (3,7) ve bahsedilen olaylari genocide (*) olarak aciklamak da,
 gercekleri carpitan Ermeni propogandasindan baska birsey degil.
 
 - Ermeni gazetelerini yakindan takip eden arakadaslarimiz cok iyi bilir ki
 Ermenilerin dort safhali bir plani vardir:
 
 Birinci safha: Turkiye'nin 1915 olaylarinin Ermeni yorumundaki gibi - yani
 dunya savasi icinde cereyan eden bir ic savas degil de tek yonlu bir
 soykirim- oldugunu kabule zorlanmasi.
 Ikinci safha: Turkiyenin ozur dilemesi.
 Ucuncu safha: Turkiye'nin yasayan Ermeni magdurlara tazminat odemesi.
 Dorduncu safha: Turkiye'den toprak alinmasi (dogu ve guneydogu Anadolu) ve
 mevcut Ermenistan'a baglanarak "buyuk Ermenistan" in kurulmasi.
 
 Bu plan 1920 lerden beri israrla, sabirla, inatla dunyanin her yerinde
 uygulanmaktadir. Bunu cogu Ermeni bilir ve destekler. Bu sirayi asla
 sorgulamaz, cunku Ermeni bunlari asmistir. Yani "kabul-ozur-para-toprak"
 plani tikir tikir islemektedir ve bunu gururla her hafta gazetelerinde
 yazarlar. Bu plani bilmeden, iyi niyetle "Ozur dile, kurtul" onerisinde
 bulunanlar, canini ve ulkesini savunmus Turk'leri suclayip, maalesef Ermeni
 oyunlarina (istemeden de olsa) alet olurlar.
 
 Ozetle: Zayiflayan Osmanli Imparatorlugunda  Osmanli Ermenileri irklari 
 icin tarihi bir "identity" bulma cabasinda, (self determination yolu kapali
 oldugundan) Osmanli'larla savas halinde olan Rus'larla isbirligi yapip,
 doguda Turk ve diger muslumanlara karsi bir teror baslatiyorlar. Bolgedeki
 Ermeni olmayan diger halklarin bu terore reaksiyonu, cok "intense" bir ic
 savasa ("inter-communal war") yol aciyor. Bu savas sirasinda bolgedeki her
 soydan insan maalesef cok aci cekmis. Ermenilerin kayiplarina uzulup, saygi
 gosterirken, ayni savas/ayni sartlarda hayatini kaybetmis diger topluluklara
 da saygiyi unutmamak lazim. Cok tarafli vahseti tek tarafli yorumlayip,
 Osmanli/Turk'leri suclu gorme meyili olabileceklere onerim: Konuya "Turkiye
 gecmis olaylari ortbas ediyor" on-fikri ile baslamadan once, olaylari
 guvenilir kaynaklardan arastirip, kararlarini ondan sonra vermeleri. Asagida
 verdigim referans listesi arastirma icin bir baslangic noktasi olabilir.
 
  (*) 1944'de Profesor R. Lemkin tarafindan ortaya atilan Genocide kelimesinin
 tanimi: a) devletin, himayesinde yasayan bir irki veya gurubu sistematik yok
 etme niyeti, b) bu niyetin dogrultusunda bir "policy"'nin varligi, 
 c) devletin bu policy'nin tatbike konulmasi yolunda verilmis operasyonal
 direktifi.
 
 Referanslar:
 
 1 -	Armenia on the Road to Independence, by Richard Hovanesian, UCLA
 historian; UC Press, Berkeley and Los Angeles 1967.
  2 -	Muslims and Minorities: The Population of Ottoman Anatolia and the end
 of the Empire, by Justin McCarthy, A professor of history at the University
 of Louville; New York University Press, New York, 1983.
 3 -	Ermenilerce Talat Pasa'ya Atfedilen Telgraflarin Gercek Yuzu, Sinasi 
 Orel ve Sureyya Yuca; basim: Turk Tarih Kurumu, Ankara, 1983.
 4 -	The Armenian Issue in Nine Questions and Answers, by Foreign Policy
 Institute; Ankara 1982
 5 -	The Armenian Revolutionary Movement., by Louise Nalbandian, A permanent
 research associate in the Near Eastern Center, UCLA, and proffesor at
 California State University, Fresno
 6 -	Armenia: the Survival of a Nation, by Christopher Walker, New York, St.
 Martin's Press, 1980.
 7 - 	Documents, Volume 1 nad Documents on Ottoman-Armenians, published by
  the Directorate General of Press and Information of the Republic of Turkey.
 8 - 	History of the Ottoman Empire and Modern Turkey, by Stanford J. Shaw
  and Ezel Shaw, Cambridge University Press, London and New York, 1976-1977.
 9 -	The Armenian Issue in Nine Questions and Answers, by Foreign Policy
 Institute, Ankara, 1982.
 10 - Comentaries - a forum-in-transcript- by Donald Webster, 1985, on The
 World Council of Churches' Background Information, 1984/1, of the Commission
 of the Churches on International Affairs entitled ARMENIA: the continuing
 tragedy.
 11 - Caucasian Battlefields: a history of the wars on the Turko-Caucasian
 borders, 1828-1921, by W.E.D.Allen, a scholarly British specialist, and Paul
 Muratoff; Cambridge, at the University Press, 1953.